SGK ile TEB arasında yapılan yeni İlaç Alım Protokolü imzalandı..

sgk-ile-teb-arasinda-yapilan-ilac-alim-protokolu-imzalandi

4 yıl geçerli olan yeni İlaç Alım Protokolü 1 Ekim 2020'de yürürlüğe girecek


25 Eylül 2020 16:01

Türk Eczacıları Birliği (TEB) ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) arasında sürdürülen görüşmeler tamamlandı ve İlaç Alım Protokolü bugün imzalandı.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, SGK-TEB ilaç alım protokolünün 1 Ekim 2020'de yürürlüğe gireceğini ve 4 yıl süreyle geçerli olacağını bildirdi.

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ve Türk Eczacıları Birliği (TEB) arasında, SGK binasında, İlaç Alım Protokol Töreni düzenlendi.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, burada yaptığı konuşmada, sosyal güvenlik sisteminde yaptıkları iyileştirmelerle hiçbir vatandaşı dışarıda bırakmayan sağlık sigortası sistemine sahip olunduğunu ifade etti. Vatandaşlara sunulan sağlık paketinin kapsayıcı olduğu kadar zengin içeriği ile de öne çıktığını belirten Selçuk, sosyal güvencesi olmayanların bakmakla yükümlü oldukları aile fertleri dahil, sağlık hizmetlerinden yararlanmaları için ödemeleri gereken miktarın aylık sadece 88 lira 29 kuruş olduğunu söyledi.

Selçuk, "Belirli bir düzeyin altında gelirleri olanların da bu primini biz devlet olarak ödemekteyiz. Dolayısıyla onlara da sağlık güvencesi sağlamaktayız. Dünyada bu kadar düşük maliyetle bu kadar kapsamlı sağlık hizmeti sunan başka bir kamu ya da özel sigorta sistemi olmadığının da altını çizmek isterim. Bunun adına biz saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadesiyle 'Türk Mucizesi' diyoruz." diye konuştu.

Hükümet olarak halkın Kovid-19 salgınından etkilenmemesi için tedbirleri aldıklarını ve almaya da devam ettiklerini dile getiren Selçuk, salgın ile mücadelede Türkiye'nin diğer ülkelere kıyaslandığında daha iyi durumda olduğunun açık olduğunu, Dünya Sağlık Örgütü dahil olmak üzere ulusal ve uluslararası tüm kurum, kuruluş ve gözlemcilerin de bunu kabul ettiğini ifade etti.

Bakanlık olarak toplumun her kesimini ilgilendiren hayati konularda görev ve sorumluluklar taşıdıklarını, Türkiye'nin nüfusunun tamamına, her haneye, her aileye, her bireye çeşitli şekillerde dokunan bir Bakanlık olduklarını belirten Selçuk, koronavirüs salgının vatandaşların yaşamları üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için Bakanlık olarak salgının başladığı ilk günden itibaren sosyal koruma kalkanı altında etap etap birçok programı hayata geçirdiklerini anımsattı.

"Yardım ve desteklerin toplam tutarı 35 milyar lirayı aştı"

Selçuk, alınan tedbirleri çalışma hayatı, sosyal güvenlik, sosyal yardımlar ve sosyal hizmetler olmak üzere 4 ana başlık altında topladıklarını, toplumun tüm kesimlerine yönelik uygulamalarla bireyden aileye, aileden topluma uzanan tüm sürecin vatandaşları kapsadığını ifade etti.

Kovid-19'dan etkilenen herkese, tüm toplum kesimlerine yönelik tedbirler aldıklarını ve salgın dönemini olabilecek en az hasarla atlatmayı ve sonrasında kalınan yerden daha güçlü bir şekilde devam etmeyi hedeflediklerini belirten Bakan Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Mart ayından bugüne Kovid 19 ile mücadele kapsamında Bakanlık olarak sağladığımız yardım ve desteklerin toplam tutarı 35 milyar lirayı aştı şu anda. Son 18 yılda sağlık sistemimize yaptığımız yatırımların özellikle genel sağlık sigortası başta olmak üzere gerçekleştirdiğimiz sosyal güvenlik reformunun faydalarını da biz bu salgın döneminde tecrübe ettik. Kovid-19 salgınının ülkemizde etkisini göstermeye başlaması ile vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerine erişiminde bir kesinti olmaması için çeşitli tedbirleri hızla devreye aldık. Kronik hastalarımızın 1 Ocak sonrasında süresi dolan sağlık raporları ve reçetelerinin geçerlilik süresini uzattık. Raporları sona eren kronik hastalarımızın herhangi bir mağduriyet yaşamasını böylece engelledik. Yine daha önce bir aylık verilen ilaçların üç aylık verilmesine imkan tanıdık. Kovid-19 teşhisiyle yatan hastalarımızın bakım hizmetleri hastaneler için yüksek maliyet oluşturmaktaydı. Kovid-19 bakım hizmetlerini geri ödeme kapsamına aldık. Her hasta için hizmet veren hastanelerimize de bu anlamda günlük ödemelerimizi yapmaktayız."

Aylık ortalama 30 milyonun üzerinde reçeteye işlem yapılıyor

Sağlık Uygulama Tebliği'nde yapılan düzenleme ile karşılanan yoğun tedavi ücretlerini de iki katına çıkardıklarını ifade eden Selçuk, yoğun bakımda Kovid-19 hastalarının tedavisinde kullanılan ilaçları da bu süreçte geri ödeme listesine aldıklarını hatırlattı. Selçuk, engelli aylığı alan ve bakım yardımından yararlanan engellilerin de 1 Ocak 2020 ve sonrasında süresi dolan raporlarının geçerlik süresini uzattıklarını söyledi.

Bakan Selçuk, Dünya Eczacılar Günü dolayısıyla tüm eczacıların anlamlı gününü kutlayarak "Eczacılarımız salgında sürdürdüğümüz bu mücadelede, diğer sağlık çalışanlarımız gibi en ön cephede yer almakta, eczacılarımız pek çok kurum ve kuruluşta da kritik görevler üstlenmekte. Ben öncelikle salgın sürecinde hayatını kaybeden tüm eczacılarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Hastalarımıza acil şifalar diliyorum. Tüm eczacılarımıza özverili çalışmaları için teşekkür ediyorum." ifadesini kullandı.

Selçuk, eczacıların vatandaşların ilaçlarını doğru ve bilinçli kullanmaları noktasında hayati bir halk sağlığı hizmeti sunduklarını ve halkın temel sağlık konularında bilgilendirilmesi için ilk basamak işlevi gördüklerini kaydetti.

Sosyal Güvenlik Kurumu olarak kamu kaynaklarını halkın sağlığı için en etkin şekilde seferber ettiklerini belirten Selçuk, eczacıların da bu noktada mesleki birikimlerini, emeklerini ortaya koyduklarını, vatandaşların memnuniyet düzeyini en üst düzeyde tutmanın sırrının da hem Sosyal Güvenlik Kurumu hem eczacılar arasında yakalanan güçlü ilişkiden kaynaklandığını ifade etti. Selçuk, şunları kaydetti:

"Bugün sözleşmeli olduğumuz 26 bin 586 eczane aracılığıyla vatandaşlarımıza çok önemli bir hizmet sunmaktayız. Aylık ortalama 30 milyonun üzerinde reçeteye işlem yapmaktayız. 2012'de eczanelere ödediğimiz reçete hizmet bedeli 68 milyon civarındayken, 2019'da bu rakam 410 milyonu aşmış durumda. Yine ilaç harcamalarına baktığımız zaman SGK'nın sağlık harcamaları içindeki payının 2012'lerde yüzde 32 civarında olduğunu görürken, 2020'de yüzde 36'larda bir ilaç harcamasının tüm SGK içindeki payını görmekteyiz. Bedeli ödenen ilaç sayımız 2000'li yıllarda 3 bin 986 iken, bugün iki kattan da daha fazla artarak 8 bin 748 ilaç geri ödeme sistemimizde. Bu kadar yüksek sayıdaki ilacı, geri ödeme sistemimize alan dünyadaki gözde ülkelerden birisi olduğumuzu bir kez daha ifade etmek isterim. Aynı zamanda tıbbi malzemede de geri ödeme uygulamasında 4 bin 833'e ulaşmış durumda. Geri ödemelik toplam ilaç sayımız son aldığımız rakamlarla beraber 8 bin 813'e çıkmış olacak. Vatandaşımızın sağlığı bizim birinci önceliği olmaya da devam edecek."

Bakan Selçuk, ilaç hizmetlerinin vatandaşlara kaliteli ve eksiksiz şekilde sunulması, sözleşmeli eczanelerin de katkıları ile mümkün olduğunu belirtti.

Eczacıların ve sağlık hizmeti sunucularının vatadaşlara sundukları sağlık hizmetlerini kendi bünyelerinde geliştirdikleri Elektronik Sağlık Uygulamaları üzerinden SGK'ya fatura edebildiklerini, Medula Eczane Sistemi sayesinde 24 saat kesintisiz hizmet sunduklarını söyleyen Selçuk, "Yılda 415 milyon reçetenin işlemlerini bu sistem üzerinden yapıyoruz. Bu önemli bir rakam." dedi.

"Eczanelere yıllık 235 milyon liraya ulaşan bir iyileştirme sağladık"

Selçuk, Türk Eczacılar Birliği ile protokol girişimlerine bir süre önce başladıklarını, pandemi sebebiyle müzakerelere bir süre ara vermek durumunda kaldıklarını belirterek TEB ile anlaşarak mevcut protokolü bir süre uzattıklarını söyledi. Bakan Selçuk, hükümet olarak anlaşmaları, protokolleri paydaşlarla mutabakat çerçevesinde yaptıklarını aktararak şunları kaydetti:

"Yeni protokol 1 Ekim 2020'de yürürlüğe girecek ve 4 yıl süreyle geçerli olacak. Eczanelerle beraber reçete hizmet bedelini ve iskonto bedelini konuştuk. Yeni protokolümüzdeki baremler, iskonto oranları, reçete başına hizmet bedellerini belirledik. İşte bu düzenlemeler sonucunda eczanelere, Yıllık 235 milyon liraya ulaşmasını beklediğimiz bir iyileştirme sağladık. Temel hedefimiz düşük ve orta ölçekli eczacılarımızı daha fazla korumak onları desteklemek amacıyla sosyal adalete uygun şekilde uygulamayı sağlamayı hedefledik. Ayrıca düşük cirolu eczanelerimiz başta olmak üzere tüm eczacılarımızın mağdur olmadığı bir mutabakata vardık. Mevcut protokolümüzde 76 ana madde, 110 alt madde olmak üzere toplam 186 madde var. Yine protokolümüzde Genel Sağlık Sigortası kapsamında sağlık güvencesi olan bütün vatandaşlarımızın kesintisiz bir şekilde en iyi şartlarda ilaç almalarını bu şekilde temin ettik. Tüm eczacılarımıza özverili çalışmaları için teşekkür ediyorum."

SGK Başkanı Yılmaz:

SGK Başkanı İsmail Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 2006'da yapılan sosyal güvenlik reformuyla üç ayrı kurumun tek çatı altında birleştiğini, böylece sigortalılık, emeklilik ve sağlık hizmetlerinin erişiminde büyük değişiklikler yaşandığını belirtti.

Yapılan reformun en önemli parametresinin Genel Sağlık Sigortası (GSS) uygulaması olduğunu, reformdan önce, sigortalıların sadece mensup oldukları sosyal güvenlik kuruluşunun verdiği sağlık hizmetlerinden yararlandığını ve ilaçlara erişimde üç kurum arasında farklı uygulamalar bulunduğunu anımsatan Yılmaz, şunları söyledi:

"SSK'lı olanlar kendi hastanelerinde bulunan eczanelerden, Bağ-Kur ve Emekli Sandığına tabi olanlar ise kendi kurumları tarafından sözleşme imzalanan belli eczanelerden ilaçlarına kavuşabiliyor ve uygulamalar maalesef uzun ilaç kuyruklarına ve birçok mağduriyete neden oluyordu.

GSS sistemi ile sağlık hizmetleri ve ilaca erişimde eşitlik ilkesi çerçevesinde istenilen eczaneden ilaca erişim sağlanarak mağduriyetler ve uzun kuyruklar tarihe karışmıştır. Sayın Bakanımızın yönetiminde ve Sayın Cumhurbaşkanımızın destekleriyle GSS sistemimiz her geçen gün daha da güçlenmekte ve sağlık hizmetlerine vatandaşlarımız daha da kolay erişilmektedir."

Yılmaz, salgın sürecinde güçlü bir sağlık sistemi ve ilaçlara kolay erişimin öneminin bir kez daha teyit edildiğinin altını çizerek, şu açıklamalarda bulundu:

"Güçlü sağlık sistemindeki önemli bileşenlerden biri de 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet sunan eczacılarımızdır. SGK olarak eczacılarımızı sadece sağlık hizmet sunucusu olarak görmeyip bunun ötesinde aynı hedefe odaklanmış bir paydaş olarak görüyoruz. Karşılıklı iletişim ve koordinasyon ile birlikte ortak hedeflerimizi gerçekleştirdik, gerçekleştirmeye devam edeceğiz.

Sosyal Güvenlik Kurumu olarak 2008 yılından itibaren eczacılarımızın temsilcisi olan TEB ile protokol anlaşması gerçekleştirdik. Yine önümüzdeki 4 yıllık dönemde birlikte yapacağımız çalışmalara zemin hazırlayacak protokol görüşmelerimizi tamamladık. Bugün Sayın Bakanımızın huzurunda imzalayacağımız protokolümüzün öncelikle vatandaşlarımıza, tüm eczacılarımıza ve kurumumuza hayırlı olmasını diliyorum. Bu vesileyle yaşadığımız pandemi sürecinde sağlık çalışanlarımız, eczacılarımız ve kurum çalışanlarımız başta olmak üzere hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet yakınlarına başsağlığı diliyorum. Göstermiş oldukları fedakarlıktan dolayı tüm sağlık mensuplarına teşekkür ediyorum."

"İlaç Fiyat Kararnamesi'nde düzenleme yapılması elzem"

Türk Eczacıları Birliği (TEB) Başkanı Erdoğan Çolak ise tüm dünya ile birlikte oldukça zor bir süreçten geçildiğini belirterek, Kovid-19 salgınının herkesin hayatını derinden etkilediğini vurguladı.

Salgın sürecinin kahramanlarının sağlık çalışanları olduğunu ifade eden Çolak, "Üzülerek ifade etmeliyim ki bu süreçte 11 meslektaşımızı ve 2 eczane çalışanımızı kaybettik. Bu mücadelede yaşamını yitiren tüm sağlık çalışanlarını bir kez daha saygıyla ve minnetle anıyorum." diye konuştu.

Eczacılar olarak Kovid-19 salgınına karşı en baştan itibaren ön saflarda mücadele yürüterek, önemli bir kamu sağlık hizmeti görevi üstlendiklerini dile getiren Çolak, sözlerine şöyle devam etti:

"Sağlık sisteminin yükünün hafifletilmesine eczacılarımız önemli katkı sundu. Eczanelerimiz, bu süreçte vatandaşın en kolay ulaşabildiği sağlık danışma merkezleri oldu. Yurdumuzun dört bir köşesinde milletimize kesintisiz ilaç ve sağlık hizmeti veren tüm meslektaşlarıma bir kez daha teşekkür etmek isterim.

Vatandaşlarımızın ilaca erişimi, hastaların ilaçlarını rahatlıkla eczanelerden alabilmeleri açısından Birliğimiz ve Sosyal Güvenlik Kurumu arasında belirli aralıklarla imzaladığımız protokollerin önemi büyük. 2020 yılının Mart ayında protokol süremiz doldu ancak pandemi dolayısıyla görüşmelere bir süre ara vermek zorunda kaldık. Normalleşme adımları ile birlikte görüşmelere yeniden başladık ve bugün itibariyle nihayete erdirdik. Meslektaşlarımıza ve vatandaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum."

"Olağanüstü koşullar altında imzalandı"

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk başta olmak üzere süreçte emeği geçen herkese teşekkürlerini sunan Çolak, şunları kaydetti:

"SGK Protokolü, vatandaşlarımız kadar meslektaşlarımızın ekonomik refahı açısından da önem taşıyor. Ülkemizin olağanüstü süreçlerden geçtiğini biliyoruz ve bu protokol de bu olağanüstü koşullar altında imzalandı, bunun farkındayız. Türk Eczacıları Birliği olarak böyle bir dönemde vatandaşımızın ilaca ulaşamama riskini gözeterek üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirdiğimiz inancındayız. Umuyoruz ve inanıyoruz ki pandemi atlatıldıktan sonra ilerleyen süreçlerde eczane ekonomilerini güçlendirecek, eczacıları koruyacak adımlar atılacaktır.

Bu bakımdan önemsediğimiz bir diğer konu ise SGK ile yaptığımız protokollerin yanında hiç değişmeyen İlaç Fiyat Kararnamesi'nin artık değişme talebidir. 2004 yılından beri bir kez revizyon gören kararname, 2008 yılından bu yana hiçbir değişikliğe uğramamıştır.

İlaç Fiyat Kararnamesi'ndeki eczacı kar oranları ve kademelerin iyileştirilmesi noktasında değişiklik bekliyoruz Sayın Sağlık Bakanımızdan. Bu noktada bıçağın kemiğe dayandığını da bir kez daha ifade etmek istiyorum. Çünkü, eczanelerimizin finansal sürdürülebilirliği, vatandaşımızın ilaca ulaşması bakımından son derece önemlidir. Verilen hizmetin ekonomik kaygılardan uzak, nitelikli ve kesintisiz verilmesinde yarar vardır. Sunulan hizmet ilaç ve sağlık danışmanlığı hizmetidir. Bu nedenle ilgili İlaç Fiyat Kararnamesi'nde düzenleme yapılması elzemdir."

GÜNCELLEME:

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile Türk Eczacıları Birliği (TEB) arasında bugün imzalanan ve 1 Ekim 2020 tarihinden itibaren 4 yıl süre ile geçerli olacak olan protokolün, indirim oranları ve reçete başına ücretleri belirleyen 3.4 maddesi, şöyle düzenlendi.

3.4. Eczacı indirim oranları, bir önceki yıl satış hasılatı (KDV hariç) üzerinden aşağıda belirtildiği şekilde uygulanacaktır;

1.000.000 TL'ye kadar satış hâsılatı olan eczaneler tarafından %0 indirim,

1.000.000 TL’den 1.250.000 TL’ye kadarsatış hâsılatı olan eczaneler tarafından %0,75 indirim,

1.250.000 TL’den 1.500.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczaneler tarafından %1,30 indirim,

1.500.000 TL’den 2.100.000 TL’ye kadarsatış hâsılatı olan eczaneler tarafından %1,60 indirim,

2.100.000 TL’den 2.500.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczaneler tarafından %2,25 indirim,

2.500.000 TL’nin üzerinde satış hâsılatı olan eczaneler tarafından %2,50 indirim.

İmalatçı ve ithalatçı indirimi yapılarak depocuya satış fiyatı üzerinden depocu ve eczacı kar oranları uygulandıktan sonra ulaşılan fiyattan eczane indirimi yapılır.

Bununla birlikte bir önceki yıl satış hasılatı (KDV hariç) üzerinden her reçete başına;

600.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczacıya 5TL (beşTL),

600.000 TL’den 1.000.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczacıya 2,55TL (ikiTL,ellibeşkr.),

1.000.000 TL’den 1.250.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczacıya 1,70TL (birTL,yetmişkr.),

1.250.000 TL’den 1.500.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczacıya 73Kuruş (yetmişüçkr.),

1.500.000 TL’den 2.100.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczacıya 62Kuruş (altmışikikr.),

2.100.000 TL’den 2.500.000 TL’ye kadar satış hâsılatı olan eczacıya 45Kuruş (kırkbeşkr.),

2.500.000 TL’nin üzerinde satış hâsılatı olan eczacıya 43Kuruş (kırküçkr.), hizmet bedeli ödenir.

Bir önceki yıl satış hâsılatı olmayan ve yeni açılan eczaneler için en düşük indirim oranı ve en yüksek hizmet bedeli uygulanır.

Ayrıca mobil reçeteler ile soğuk zincir ilaçları içeren reçetelerde, reçete başı hizmet bedeli %50 artırımlı olarak ödenir.

Mobil reçetelerde “Mobil Reçete Kaşesi” bulunması veya hekim tarafından “Mobil Reçete” ibaresinin yazılması zorunludur.

Yıllık reçete sayısında mücbir sebepler hariç, olağanüstü artma veya azalma olması halinde hizmet bedeli yeniden değerlendirilir

Protokol metni için tıklayınız.

Karşılaştırmalı tablo için tıklayınız.


Facebookta paylaş Twitterda paylaş


Bu haberleri de okumak isteyebilirsiniz :

Okuyucu yorumları
Bu habere henüz yorum girilmemiştir.
Yorum yaz