Konfederasyon Başkanı Aydın Dağ ile röportaj -2
Eczane Teknisyenleri Konfederasyonu Başkanı Aydın Dağ ile röportaj..
24 Şubat 2018 08:58Eczane Teknisyenleri Konfederasyonu Başkanı Aydın Dağ ile yaptığımız röportajın 2. bölümü ile devam ediyoruz.
Eczane teknisyenlerinin güncel sorunlarından birisi de sertifika meselesi. Sertifikası olmayan çok büyük bir grup var. Ne olacak bu teknisyenlerin sertifikalandırılmaları sorunu?
Sertifikası olmayan halihazırda 30 bin dolayında teknisyen var. Bu alanda bir eğitim ve sınav açılarak sertifikalandırılmaları için bir yasa gerekiyor. Biri torba yasa içinde olmak üzere konu iki kez meclisten döndü. Şu anda da mecliste bekliyor. Ancak bir müjde verebilirim. Sorun bu yıl çözülecek, hatta aldığımız duyumlara göre birkaç ay içinde..
Eczacının yardımcısı, geleneksel olarak "kalfa" adıyla bilinirdi. Şimdi teknisyen deniyor, derneklerin adı bile öyle. Oysa biliyorsunuz mevzuatta "tekniker" ifadesi var okul bitirenler için. Nasıl oldu da kalfadan teknisyene geçildi?
Bu yaşamın pratiği içinden çıkan bir ifadedir. Kalfalık müessesesi, usta çırak ilişkisinin bir ürünü. Bir usta vardır, çırak zaman içinde ustasının yanında yetişerek kalfa olur. Eskiden çoğu meslek dalında böyleydi. Kökeni ta esnaf loncalarına, Ahilik düzenine kadar gider. Kalfa adı onu çağrıştırıyor. Günümüzde eczacılık artık bu konumda değil. Kalfanın adı da artık teknisyen oldu. 18 tane okul var. Okul dışında sertifikalandırılanların adı da yaşamın pratiği içinde teknisyene döndü.
İstanbul Eczacı Odası'nın seslendirdiği, teknisyenler için orta öğretim projesinden bahsediliyor. Bazı meslektaşlarınız karşı görüşte. Siz ne diyorsunuz?
Teknisyenlere meslek okulu seviyesinde orta öğretim, benim projemdir. 2015'de Konfederasyon Genel Kurulunda proje olarak sunmuştum.
Son zamanlarda sosyal medyada size karşı bazı muhalif görüşlerin seslendirildiğini görüyoruz. Hatta bazıları sert ifadeler de kullanıyorlar. Ne diyorsunuz?
Evet sosyal medya üzerinden eleştiri yapmaya başlayan bazı arkadaşlar var. İlginç yanı bu eleştirileri yapan arkadaşların kim olduklarına baktım, çoğunu isim olarak biliyorum ama kişisel olarak tanımıyorum.
Gittim kendilerini toplantılarda teker teker buldum. Yanlarına oturdum ve konuşmaya başladık. Yaptıklarımızı anlattım, uzunca sohbet ettik. Yanlarından ayrılırken bana söyledikleri şu oldu: "Sen bize anlattıkları gibi değilsin. Bize yanlış anlatmışlar.." Bunların hepsini Konfederasyon Genel Kurulunda anlatacağım.
Konfederasyon Genel Kurul ne zaman yapılacak?
Ekim ayında.
Şöyle bir eleştiri duyuyorum, "Eczanede çalışmadığı halde Federasyon ve Konfederasyon Başkanlığı yapması ne kadar doğru" diyorlar. Siz ne diyorsunuz?
Bu mesleği 23 yıl fiilen yaptım. Bu benim mesleğim. Sertifikam da var. Diğer taraftan ben bir meslek örgütünün yöneticisiyim. Konfederasyon Başkanlığı ile fiilen eczane teknisyenliği bir arada yürümüyor. Türkiye'nin dört bir yanında toplantılar oluyor. Kimi zaman toplantıdan toplantıya koşuyorum. Hangi eczacı buna izin verir. Açık konuşalım hangi Eczacı Odası Başkanı eczanesinin başında durabiliyor ki? Ayrıca yasal olarak da böyle bir hakkım var.
Üç ayda bir toplanan Güneydoğu derneklerinin toplantılarının o kadar masraf edildiği halde bir sonuç alınmadığı yolunda bir eleştiri var mesela..
Bölgesel sorunları dinliyorum. Bir araya gelip konuşuyoruz. Keşke daha çok yapabilsek.
Önümüzdeki Konfederasyon seçimlerinde yeniden aday olacak mısınız?
2012'den bu yana yani 5-6 yıldır başkanım. Önce şunu açıkça söylemek istiyorum. Ben kendimi tayin etmiyorum, seçimle geliyorum. İstişare ediyorum, aday gösterirlerse aday olurum.
Bir de çok konuşulan bir Bodrum toplantısı meselesi var. Üzerinde epey spekülasyon yapıldı, sonuç bildirgesine imza koymadınız vs. Dijital ve sosyal medyada epey yer aldı. Neler oldu bir de sizden dinleyebilir miyiz?
Çok iyi olur, en baştan anlatayım ki konu doğru ifade edilebilsin.
Marmara Eczane Teknisyenleri Dernekleri Federasyonu, geçtiğimiz Ekim ayında Bodrum'da bir toplantı düzenledi. Kocaeli Dernek Başkanımız Fikret Bozkurt bey beni aradı ve 50 kişi olacağını söyledi. İtiraz ettim, 50 kişilik bir toplantının teknisyen derneklerinin tamamını temsil etmeyeceğini, 75 dernek olarak toplanılması gerektiğini bu hali ile katılamayacağımı söyledim. Daha sonra katılımın 75 kişiye çıkarılmasını kabul ettiler.
Bu noktada ısrarımın nedenini anlatmalıyım. Daha önce İç Anadolu Federasyonu'nun 30 kişilik bir kontenjanla Karaman'da düzenlediği bir toplantı için beni sorgulayıp, sorumlu tutmuşlardı. Sen düzenlemesen de Konfederasyon Başkanı olarak bu toplantının 30 kişi ile yapılmasından sorumlusun diyerek yoğun eleştiri yöneltmişlerdi.
Bodrum toplantısına dönelim. Böyle geniş çapta bir mesleki toplantı, Konfederasyonun gözetiminde yapılmalı, bilgisi dahilinde olduğu ifade edilmeli. Şimdi burada ayrıntısına girmek istemediğim nedenlerle bu konu önemlidir. Genel Kurulda hepsini anlatacağım. Bu nedenle toplantıyı düzenleyen arkadaşlara; toplantıya davet mesajını, dikkat edin; "Sizin yazdığınız mesaja kelime eklemeden Marmara Federasyonu adına" tüm dernek başkanlarına Konfederasyon'dan atalım dedim.
Kabul etmediler. Biz düzenledik mesajları biz atacağız dediler. Bodrum Toplantısına bu nedenle katılamadım, sonuç bildirgesine de imza koyamadım. Oysa biletimi bile almıştım.
Aydın Dağ'a bize zaman ayırdığı için teşekkür ederek röportajı tamamladık.
Editörün notu: Bu arada bu röportaj nedeniyle söyleyeceği olan, kendisine cevap hakkı doğduğunu düşünen herkese, hiçbir kısıtlama olmaksızın sayfalarımızın açık olduğunu ifade etmek isteriz.
Röportajın 1.bölümü için tıklayınız